whatsapp danışma hattı
(0542) 223 56 38
![]() |
|||
![]() |
Ana Sayfa | Poliklinik ve Birimlerimiz | Doktorlarımız | Medikal Yazılar | Anlaşmalı Kurumlar | Randevu - İletişim |
![]() |
![]() |
Manken Hastalığı (Anoreksiya Nervosa) Dr. Hüsamettin Güldoğan Canlı ve hareketlidirler. Kilo vermek için aşırı egzersiz, koşu, yürüme, bisiklete binme gibi aktivitelerde bulunurlar. Hatta durdukları yerde hareket etme, ellerini kollarını sallama (kilo vermek için) davranışları sergileyebilirler. Son yıllarda özellikle gelişmiş batı toplumlarındaki kadınları tehdit etmeye başlayan ve Anoreksiya Nervosa olarak bilinen yeme bozukluğunun hızla arttığı gözlenmektedir. Anoreksiya Nervosa kendini zorlayan şiddetli diyet kısıtlaması ile karakterize, ciddi ve öldürücü bir bozukluktur. Sürekli olarak, gazete, dergi ve televizyonlarda çıkan manken ve modellerin fotoğraf görüntüleri "ideal güzellik ölçüleri" olarak sunulmakta ve algılanmakta olup birçok kadını diyete itmektedir. Medyanın güzellik ve çekiciliğinin en önemli parçası olarak ince ve zayıflık olarak dayatması bu bozukluğun yaygınlaşmasında önemli rol oynamaktadır: Başlangıç: Başlangıç genelde ergenliktir. Sıklıkla bir yaşam olayı ile birliktedir.* Ergen ve genç erişken öğrenciler arasında yüzde 4 oranında yeme bozukluğu tespit edilmiştir. * 10-30 yaşları arasında başlar. * 13 yaşından itibaren hızlanır. 17-18 yaşında maksimum seviyeye ulaşır. * Yüzde 85'i, 13-20 yaşları arasındadır. * 10 yaşından önceki pika veya sindirim sistem problemi olan kişilerde anoreksiya nevrosa gelişme riski mevcuttur. * Kızlarda erkeklere nazaran 10-20 kat fazla görülür. Kimlerde Fazla Görülür : * Kızlarda * Gelişmiş ülkelerde * Balet, balerin, manken, model, film yıldızları, hostesler. Klinik : 2 Tip Anoreksiya Nervosa vardır. 1. Kısıtlayıcı tipinde, kişi tıkınırcasına düzenli olarak yemez, müshil yada idrar söktürücü kullanmaz, yada kusma yoluna gitmez. 2. Tıkınırcasına yiyen ve boşalan bir tipte ise düzenli olarak tıkınırcasına yer ve kendini kusturur, müshil veya idrar söktürücü kullanır. * Bir deri bir kemik kalıncaya kadar zayıflama vardır. Beklenen kiloda yüzde 15hatta yüzde 25 düşüklük vardır. Buna rağmen kişi yarım kilo da almış olsa kendisini şişmanlamış olarak görür. Kendisini zayıf olarak algılamaz. * Kilo vermeye yönelik girişimler genellikle gizli ve gece yapılır. * Çoğu aileleriyle birlikte ve açık yerlerde yemek yemeyi reddederler. * Kilo kaybı özellikle yüksek karbonhidrat içeren ve yağlı gıdaların alımının azalmasıyla ortaya çıkar. * Genelde iştah kaybı yoktur. * Yemek tarifi toplama ve yakınlara özenle sofra hazırlama takıntıları vardır. * Yemeği küçük parçalara ayırırlar ve onları tabakta yerleştirmek için çok çaba harcarlar. * Yiyeceklerle ilgili çok garip davranışlar sergilerler. Evlerinin her köşesine, ceplerinde, cüzdanlarında yiyecek saklarlar. Bu garip davranışlarla yüzleştirildiklerinde umursamazlar, hatırlamazlar hatta inkar edebilirler. * Bazıları yemek yemeyi kontrol edemezler, tıkınırcasına yiyip kusarlar. Kilo vermek için idrar söktürücü, müshil ilaçları kullanırlar. * Canlı ve hareketlidirler. Kilo vermek için aşırı egzersiz, koşu, yürüme, bisiklete binme gibi aktivitelerde bulunurlar. Hatta durdukları yerde hareket etme, ellerini kollarını sallama (kilo vermek için) davranışları sergileyebilirler. * Hepsinde kilo alma veya şişman olma korkusu vardır, beden algı imajı bozuktur. Bundan dolayı tedaviye direnç geliştirirler. * Bedensel şikayetler ve mide barsak sorunları yaşarlar. * Şeker yada müshil çalma (hırsızlık) görülebilir. * Cinsel ilgide azalma olur. * Psikososyal seksüel gelişim geriler. * Kilo kaybı fazla olunca beden ısısı düşer. 35.5 dereceye kadar düşebilir. * En az 3 periyodik adet gecikmesi olabilir. * Vücutta ödem, bradikardi, hipotansiyon, metabolik ve elektrolit yetersizlikleri ortaya çıkar. * Kalp ritminde bozulmalar (potasyum eksikliğinden) görülebilir ve ölümle sonuçlanabilir. * Sosyal izolasyon, depresyon sık görülür. * Ailede depresyon, alkol bağımlılığı ve yeme bozukluğu yüksektir. * Beden kilosunun yüzde 30'unu yitirmiş olanların beyin tomografilerinde, ventriküllerde genişleme ve kortikal atrofi saptanır. Oluş Nedenleri Biyolojik Etkenler: * Yapılan araştırmalarda tek yumurta ikizlerinde eş hastalanma oranı çift yumurta ikizlerinden yüksektir. Psikososyal Etkenler: * Anneden ayrılamazlar. * Gebelik ve cinsellik korkusu. Ergenlik çağında cinsel bir kimlik (göğüsleri ve kalçaları normal olarak gelişen, cinsel istekleri olan genç bir kız) ve çekicilik kazanmaya karşı aşırı bir direnç göstermektedirler * Bir deri bir kemik kalarak adeta cinsel çekicilik ve cinsel isteklerden kurtulmuş olmaktadırlar. * Çocuğun özerk gelişimini güçleştiren, çocuksu kalmasını destekleyen bir aile yapısının bulunması. * Bastırılmış cinsel ve saldırganlık dürtüleri hastalığın oluşumunda rol oynamaktadır. Rahatsızlıktaki Kişisel Düşünce Yapıları * Kişisel açıdan kendilerini yardıma muhtaç ama yardım edilemez görürler. * Kendi ve çevreleri üzerindeki denetim korkuları vardır. * Aşırı bir şekilde başkalarının görüşlerine bağımlı olarak özgüvenlerini koruyabilen, onların yeterli yada olumlu desteği olmadan kendilerini bir hiç olarak görürler. * Bir şey ya tam olmalı yada hiç olmamalı şeklinde bir düşünce yapısı olan kişilerdir. Gidiş * Dalgalı seyir gösterir. * Yüzde 40 iyileşir. * Yüzde 30 iyiye gidiş olur. * Yüzde 30 kronikleşir. * Yüzde 5-18 arasında ölüm olur. İyi Gidiş Göstergeleri * Açlık hissinin kabul edilmesi. * Daha az inkar. * Gelişmiş özgüven. * Erken başlangıç yaşı. Kötü Gidiş Göstergesi * Ailede aşırı geçimsizlik, huzursuz ortam. * Bulimianın eşlik etmesi * Kusma, idrar söktürücü, müshil ilacı kullanımı. * Obsesif kompülsif bozukluğu, depresyon, bedensel yakınmaların kaybı olması. * Hastalığın inkar edilmesi. Tedavisi : * Çoğunlukla tedaviye ilgisiz ve hatta direnç gösterirler. * Doktora yakınları yada arkadaşları tarafından getirilirler. * Olması gereken kiloda yüzde 20'den fazla kayıp varsa hastaneye yatırılış gerekir. * Tedavi planında, davranışçı yaklaşımlar, bireysel psikoterapi, aile eğitimi ve terapisi, psikoterapik ilaçların kombinasyonu uygulanabilir. Özet : * Çarptırılmış beden imaj bozukluğu, ilgili korkular vardır. * Hasta semptomlarını inkar eder ve tedaviye direnç gösterir. * Garip yeme davranışları ve tekrarlayan davranışların gizliliği. * Anne babaların, ergenlik yaşındaki çocuklarının rejim yapmalarına dikkat etmeleri * Çocuk gelişiminin erken evrelerinde, anne çocuk iletişiminde çocuğun kendi başına, özgün davranışları üzerinde müdahalelerin önemine dikkat çekilmektedir. |
![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
|
Poliklinik ve Birimlerimiz | Doktorlarımız | Medikal Yazılar | Anlaşmalı Kurumlar | Randevu - İletişim KVKK - Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Köybaşı Cad. Mübaşir Sok. No:2 Yeniköy Sarıyer / İstanbul 444 10 97 Bu sitenin içeriği, kullanıcıyı sağlık amaçlı bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin yada konsültasyonunun yerini alamaz. Site içeriği, asla kişisel teşhis yada tedavi yönetiminin seçimi için değerlendirilmemelidir. |
|
![]() |
Tasarım ve Geliştirme |